Eşya değil, can!
Hayvan hakları, sadece hayvanların değil, tüm toplumun vicdanını ilgilendiren bir konudur. Bu konuda atılacak her adım, daha adil ve merhametli bir toplumun inşasına katkı sağlayacaktır.
Avukat Mustafa ARDIÇ
🐾 Türkiye'de Hayvan Haklarının Dünü, Bugünü ve Geleceği
📜 Tarihsel Arka Plan: Osmanlı'dan Cumhuriyet'e
Osmanlı döneminde hayvanlara yönelik koruma anlayışı, dini ve ahlaki değerlerle şekillenmişti. Kuş evleri, hayvanlar için kurulan vakıflar ve yük hayvanlarının korunmasına dair fermanlar, hayvanlara gösterilen önemi yansıtıyordu. Örneğin, II. Bayezid döneminde hazırlanan Bursa İhtisab Kanunu'nda, nalbantların hayvanlara zarar vermemesi için düzenlemeler yer alıyordu .
Cumhuriyet döneminde ise hayvan haklarına yönelik ilk yasal adımlar, 1926 yılında kabul edilen "Hayvan Islahı Kanunu" ile atıldı. Ancak bu düzenlemeler daha çok hayvancılığın geliştirilmesi ve salgın hastalıkların önlenmesi amacıyla yapılmıştı .
⚖️ Hukuki Statü: Hayvanlar Eşya mı, Canlı mı?
Türk Medeni Kanunu'nda (TMK) hayvanlar, hâlen "eşya" kapsamında değerlendirilmektedir. Bu durum, hayvanların hukuki statüsünü belirlemede önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda 2021 yılında yapılan değişikliklerle birlikte, hayvanlara karşı işlenen bazı fiiller artık idari para cezası yerine hapis cezası ile cezalandırılmaktadır.
Özellikle, bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi altı aydan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, hayvanlara cinsel saldırıda bulunan veya tecavüz eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve yüz günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır. Bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişi de altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Ancak, bu suçların soruşturulması için Tarım ve Orman Bakanlığı'nın il veya ilçe müdürlüklerinin Cumhuriyet başsavcılığına yazılı başvuruda bulunması gerekmektedir. Bu başvuru, muhakeme şartı niteliğindedir. Suçüstü halinde ise soruşturma genel hükümlere göre yapılır.
Sonuç olarak, hayvanların hukuki statüsü konusunda TMK'da hâlen "eşya" olarak değerlendirilmeleri devam etmektedir. Ancak, 5199 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerle birlikte, hayvanlara karşı işlenen bazı fiillerin cezai yaptırımları artırılmıştır. Bu durum, hayvan haklarının korunması açısından önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
🐕 Güncel Sorunlar: Sokak Hayvanları ve Yeni Yasalar
Türkiye'de sokak hayvanlarının sayısının 4 milyona yaklaştığı tahmin ediliyor. Bu durum, hem hayvanların hem de insanların güvenliği açısından ciddi sorunlara yol açıyor. 2024 yılında kabul edilen yeni yasa ile belediyelere, sahipsiz hayvanları toplayıp barınaklara yerleştirme, kısırlaştırma ve sahiplendirme sorumluluğu verildi. Ancak, "tehlikeli" veya "hasta" olarak değerlendirilen hayvanların öldürülmesine izin verilmesi, hayvan hakları savunucuları tarafından "katliam" olarak nitelendiriliyor .
📣 Ne Yapmalı?
Cezalar Caydırıcı Olmalı: Hayvanlara karşı işlenen suçlar, Türk Ceza Kanunu kapsamında değerlendirilerek hapis cezası gibi yaptırımlar uygulanmalı.
Barınaklar İyileştirilmeli: Belediyelerin barınak kapasiteleri artırılmalı ve hayvanların yaşam koşulları iyileştirilmeli
Toplum Bilinçlendirilmeli: Hayvan hakları konusunda toplumun bilinç düzeyi artırılmalı ve hayvanlara yönelik olumsuz tutumlar değiştirilmelidir.
Hayvan hakları, sadece hayvanların değil, tüm toplumun vicdanını ilgilendiren bir konudur. Bu konuda atılacak her adım, daha adil ve merhametli bir toplumun inşasına katkı sağlayacaktır.
Bu yazıyı sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak daha fazla kişinin bu konuda bilinçlenmesine yardımcı olabilirsiniz.