10. Yargı Paketi: Türk Ceza Kanunu’nda Neler Değişti?

10. Yargı Paketi: Türk Ceza Kanunu’nda Neler Değişti?

Bugün sizlerle ülkemizde yargı alanında önemli bir adım olan “10. Yargı Paketi” kapsamında Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yapılan değişiklikleri ele almak istiyorum. Hukukun yaşayan bir alan olduğunu ve zamanla toplumun ihtiyaçlarına göre güncellenmesi gerektiğini unutmamak gerek. İşte bu paketle yapılan temel düzenlemeler ve dikkat çekici noktalar:

Suça Teşebbüs Cezaları Yeniden Belirlendi

TCK’nın 35. maddesinde yer alan suça teşebbüs suçuna ilişkin cezalar, suçu işleme iradesinin ortaya çıkışı ve suçun tehlike boyutu dikkate alınarak artırıldı. Önceki düzenlemede “13 yıldan 20 yıla” kadar hapis cezası öngörülüyordu. Yeni düzenlemeyle bu aralık “14 yıldan 21 yıla” çıktı. Müebbet hapis yerine verilen “9 yıldan 15 yıla” kadar olan cezalar ise artık “10 yıldan 18 yıla” yükseltildi.

Kasten Yaralama Suçlarında Cezalar Ağırlaştı
TCK’nın 86. ve 87. maddelerinde, kasten yaralama suçuna verilen cezaların alt sınırlarında da artışlar yapıldı.

• Kasten yaralama suçunun alt sınırı “1 yıl”dan “1 yıl 6 ay”a yükseltildi.

• Basit tıbbi müdahale gerektiren yaralamalarda ceza “4 ay - 1 yıl” aralığından “6 ay - 1 yıl 6 ay” aralığına çıkarıldı.

• Ağırlaştırılmış yaralama suçlarının alt sınırları her bir durumda 1 yıl artırıldı. Özellikle mağdurun yüzünde sabit iz kalması, yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaralanması gibi ağır durumlarda alt sınır “3 yıl”dan “4 yıl”a çıkarıldı.

Tehdit Suçunun Cezasında Artış

TCK’nın 106. maddesinde, tehdit suçunun nitelikli halleri için verilecek cezanın üst sınırı “5 yıl”dan “7 yıl”a çıkarıldı. Bu düzenleme, mağdur haklarının korunmasına yönelik güçlü bir mesaj olarak değerlendirilebilir.

Trafikte Alkollü Araç Kullanımı ve Yeni Düzenlemeler

Trafik güvenliğini tehlikeye sokan eylemlerle ilgili olarak da önemli bir düzenleme var: Alkol veya uyuşturucu madde etkisindeyken araç kullanan kişiler için verilecek cezanın alt sınırı “3 ay”dan “6 ay”a çıkarıldı.

İnfaz Usullerinde Değişiklikler ve Konutta İnfaz İmkanları

İnfaz düzenlemelerinde ise, özellikle hasta, yaşlı ve hamile hükümlüler bakımından infazın “insani” boyutu ön plana çıkarıldı.

• Gece veya hafta sonu infaz süresi “1 yıl 6 ay” ve “3 yıl”dan sırasıyla “3 yıl” ve “5 yıl”a çıkarıldı.

• Konutta infaz usulünde; 65 yaşını doldurmuş hükümlüler için sınır “1 yıl”dan “3 yıl”a, 70 yaşını doldurmuşlar için “2 yıl”dan “4 yıl”a, 75 yaşını doldurmuşlar için “4 yıl”dan “5 yıl”a yükseltildi.

• 80 yaşını dolduranların cezalarının ilk 6 yılı konutlarında infaz edilebilecek.

• Ağır hasta veya engelli hükümlüler için de, cezaevi koşullarında yaşamını idame ettiremeyecek durumda olanlar, toplum güvenliğini tehdit etmedikleri sürece cezalarını evlerinde çekebilecek.

Elektronik Kelepçe ve İzleme Zorunluluğu

Toplam cezası 10 yıldan fazla olan hükümlüler için elektronik cihazla izleme zorunlu hale getirildi. Bu yükümlülüklere aykırı davranılması durumunda ise konutta infaz kararı iptal edilecek.

Tekliften Çıkarılan Hükümler

Belirtmemde fayda var: Kanun teklifinden bazı düzenlemeler ise önergelerle çıkarıldı. Bunlar arasında; genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçuna getirilen artırımlar, yol kesme suçu kapsamındaki ceza artışları ve çocuk hükümlüler için özel infaz düzenlemeleri yer alıyor. Ayrıca BTK’ya internet içeriği kaldırma veya erişim engelleme yetkisi veren maddeler de metinden çıkarıldı.

Sonuç olarak, 10. Yargı Paketi ile Türk Ceza Kanunu’nda yapılan bu değişikliklerin, hem cezasızlık algısını azaltmak hem de mağdur haklarını güçlendirmek gibi temel hedefleri olduğunu düşünüyorum. Yine de, her düzenlemenin uygulanma aşamasında Anayasa ve insan hakları çerçevesinde dikkatli bir denetim ve yorumlanma sürecinden geçmesi gerektiği de bir gerçek.

Av. Mustafa Ardıç